SigortaHasar

Aşkın Sigorta

Aşkın Sigorta Nedir?

Aşkın sigorta, sigorta poliçedeki sigorta bedelinin, sigortaya konu malın gerçek ve makul değerinin üzerinde olması halidir. Yani sigorta bedelinin, sigorta gün değerinden fazla olması durumudur. Aşkın sigortada tazminat söz konusu olduğunda sigortalının mağduriyeti söz konusu olmamaktadır. Yani tam ziya halinde sigortalı sigortacısından uğradığı zarar kadar tazminat ödemesi alacaktır. Kısmi zararda ise tazminat ödemesinde eksik sigorta halindeki gibi bir indirim yapılmayacaktır. Burada önemli olan nokta tazminat tutarının, gerçek değer üzerinden yapılıyor olmasıdır. Yani sigortalı 10 bin TL’lik malını 50 bin TL olarak beyan etmiş ve sigorta poliçesi bu şekilde düzenlenmiş ise sigortalı tam hasar durumunda 50 bin TL tazminat ödemesi alamayacaktır. Sigortacı, malın gerçek değeri olan 10 bin TL’lik tazminat ödemekle yükümlüdür. Kısacası aşkın sigorta durumunda, sigorta bedelinin sigorta değerini aşan kısmı geçersizdir ve sigortacının azami sorumluluğu sigorta gün değeri ile sınırlıdır.

Aşkın sigortanın sigortalı açısından kaçınılmasını gerektiren en önemli unsur prim noktasındadır. Çünkü aşkın sigorta söz konusu olduğunda sigortalı, malını gerçek değerine sigortalatmış olsaydı ödeyeceğinden daha yüksek bir prim borcu ile karşı karıya kalmaktadır.

Tazminat ilkesiyle amaçlanan sigorta bedelinin sigorta değerine eşitliği olmakla birlikte, uygulamada sıkça görülen, bu eşitliğin her zaman sağlanamadığıdır. Çeşitli nedenlerle sigorta bedeli sigortalı malın gerçek ve makul değerin üzerinde olabilmektedir.

Can (Hayat) sigortalarında ise durum farklıdır. Can sigortalarında eksik sigorta ve aşkın sigorta durumu söz konusu değildir. İnsan hayatının ölçülebilir bir değeri olmadığından sigortalı ve sigortacı karşılıklı olarak bir meblağ üzerinde anlaşır ve rizikonun gerçekleşmesi halinde sigortacı sigortalının lehtarına/varislerine üzerinde
anlaşılan ve poliçede belirtilen sigorta değeri kadar tazminat ödemesinde bulunur.

Can sigortalarında bir zararın ya da hasarın tazminini değil, belirli bir olayın gerçekleşmesi neticesinde sigortalıya önceden saptanmış bir meblağın ödenmesi söz konusudur. Can sigortalarının bu nedenle “meblağ sigortaları” olarak adlandırıldığını daha önce, tezimizin sigorta türleri bölümünde, bahsetmiştik. Benzer şekilde, can sigortalarında mal sigortalarındakinin aksine çifte sigorta da söz konusu değildir.

Çifte sigorta Türk Ticaret Kanunu madde 1467’de şu şekilde yer bulmuştur; “Değerinin tamamı sigorta olunan bir menfaat, sonradan aynı veya farklı kişiler tarafından, aynı rizikolara karşı, aynı süreler için sigorta ettirilemez.” TTK’ya göre çifte sigorta ancak belirli şartlar altında geçerli olmaktadır ve bahsedilen bu şartlar hangi poliçesinin geçerli sayılacağı ve tazminat ödemesinin hangi sigorta şirketinin sorumluluğunda olduğunun belirlenmesine yöneliktir. Özetle, bir sigortalı, sahip olduğu malı için 3 ayrı sigorta şirketinden sigorta poliçesi düzenlemiş diye, hasar oluşması halinde her 3 sigorta şirketinden tazminat ödemesi alamayacaktır. Oysaki can sigortalarında sigortalı istediği kadar poliçe yaptırmakta serbest olduğu gibi rizikonun gerçekleşmesi halinde sigorta
şirketlerinden, düzenlenmiş ve geçerli olan her poliçesi için ödeme alacaktır. TTK 1323. Maddesinde; “Bir kimse, hayatını dilediği bir veya muhtelif bedellerle veya müteaddit sigortacılara sigorta ettirebilir.” denilmektedir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu